BASIN AÇIKLAMALARI | 18 Eylül 1998 |
YALANLAR İŞÇİLERİN HAKLI TEPKİSİNİ GÖLGELEYEMEZ... 95 bin metal işçisini kapsayan MESS grup sözleşmelerinde yeni bir aşamayla karşı karşıya gelmiş bulunuyoruz. Sözleşme görüşmelerine Öz Çelik-İş, Türk Metal aynı zamanda başlamıştık. Aylarca süren ve fabrika fabrika üyelerimizin görüşlerini alarak oluşturduğumuz taslak çalışmalarımızı hazırlarken, ısrarla diğer iki sendikaya BİRLİK ÇAĞRISI YAPTIK. Bu çağrı talepte BİRLİK, eylemde BİRLİK’ti. Ve bu çağrı sorunların aynı olmasından güç alıyordu. Çünkü işçi sınıfının tarihsel birliğine ve sorumluluğuna inanıyorduk. Çünkü , Birleşik Metal-İş üyeleri işçi sınıfının yüzyıllar süren ortak mücadelesinin kazanımlarında önemli bir kilometre taşı olduklarının bilincindedir. Her iki sendikaya yaptığımız BİRLİK çağrısı metal işçilerinin yaşamı üretmedeki kararlılığı ve güçlülüğünün parçasıydı. 95 bin metal işçisi için daha iyi bir toplu sözleşme yapmanın ön koşuluydu. Çağrılarımıza yanıt verilmedi. Biz üyelerimizden aldığımız güçle ve inançlarımıza olan güvenimizle yolumuza devam ettik. Ancak, dün gece yarısı bu iki sendika, ÜYELERİNİN VE TEMSİLCİLERİNİN GÖRÜŞLERİNİ DAHİ ALMADAN toplu iş sözleşmesini bitirdi. 95 bin metal işçisinin geleceği BİR GECE VAKTİ KAPALI KAPILAR ARDINDA KARLAŞTIRILDI. Böylece sadece iki sendikanın üyelerinin değil, tüm metal işçilerinin gelecekleriyle de oynanmaya çalışılıyor. Aynı zamanda masaya oturacak diğer işkolları işçilerinin yarınları da ipotek altına alınıyor. Ancak, üyelerinin görüşlerini almadan Türk Metal Sendikası’nın bitirdiği bu sözleşme metal işçilerinin beklentilerine yanıt vermediği gibi, üye iradesini hiçe saydığı için başta TOFAŞ ve RENAULT işçileri olmak üzere ülkenin her yerindeki metal emekçileri tarafından da protestoyla karşılandı. TOFAŞ ve RENAULT işçileri tepkilerini üretimi durdurarak ve yürüyüş yaparak dile getirdi. Ülkenin birçok yerinden metal işçilerinin değişik yöntemlerle tepki gösterdikleri haberleri geliyor. Bizim üyelerimizden de Tofaş ve Renault işçileriyle dayanışmalarını dile getiren mesajlar yoğun olarak geliyor. Gelişmeler sürerken basının aktardığı bilgilere göre sendikamız hakkında da asılsız iddialarda bulunuldu. Birleşik Metal-İş olarak gelişmeleri üyelerimizle tartıştığımız sırada her iki fabrika işçilerinin tepkilerini basından izledik. Bizler, işçi sınıfının her kesiminin kendi gelecekleri ve çıkarları için kendi özgür iradeleriyle mücadele etmesinin savunucusu ve yanında olduk. Olmaya devam edeceğiz. Sınıfın özgür sesiyle haykırdığı taleplerin ardında tahrik ve teşvik aramak bu sorumluluktan kaçmaktır. Sendikamızın bütün kararlarında temel taşı üyelerimizdir. Her sözleşme döneminde olduğu gibi bu dönemde de demokratik ve ekonomik haklarımızı yetki tesbiti aşamasından başlayarak üyelerimizle tartıştık ve kararlaştırdık. Bu yaklaşım SENDİKAL ANLAYIŞIMIZIN VE ÜYELERİMİZİN SÖZ VE KARAR SAHİBİ OLMASININ GEREĞİDİR. Toplu sözleşme masasından, örgütlenmeye, eğitime aynı ilkelerle yürüdük, yürümeye devam edeceğiz Başta TOFAŞ VE RENAULT işçileri olmak üzere metal işçilerinin onurlu karşı çıkışını saygıyla izliyoruz. Kapımız gelecekleri için mücadele eden ve yaşamı her gün üreten tüm metal işçilerine sonuna kadar açıktır. Bu desteğimiz nedeniyle kimse bizi tahrikçi olarak adlandıramaz. Gelişen işçi hareketleri karşısında gerçekleri görmeye ve işçilerin haklı tepkilerini anlayışla karşılamaya davet ediyoruz. Özellikle güvenlik güçleri ve işveren yetkilileri, ülke ekonomisi ve işyerlerinin çıkarlarını dikkate alarak, daha önemli zararların ortaya çıkmasına neden olabilecek bir tavır içine girmemelidir. Sözleşme sürecimiz bir gün bizim de sonuçlanacaktır. Ancak iyi bilinmelidir ki sözleşmelerimizi nasıl sonlandırırsak sonlandıralım bu sonuç, metal işçilerinin kararları doğrultusunda olacaktır. Üyelerimizin, metal işçilerinin, kamuoyunun ve medyanın bilgilerine saygıyla sunarız. |
İlksöz Tarihçe Güncel 2000'lere doğru Etkinlikler Yayınlar İdari Yapı Üst Kuruluşlar