logo

BASIN AÇIKLAMALARI

27 Eylül 1998


Konfederasyonumuz DİSK'in Genel Başkanı Rıdvan BUDAK’ın  İzmir’de yaptığı basın açıklaması :


Değerli basın emekçileri,

Metal işkolunda sürmekte olan grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde en büyük sendika olarak masaya oturan Türk Metal’in yöneticileri, her zaman yaptıkları gibi bu dönemde de üyelerine sormadan, onların görüşlerini almadan bir gece yarısı sözleşmeyi imzaladılar. Sandılar ki işçiler önceki yıllarda olduğu gibi bunu da sineye çekecekler, seslerini çıkarmayacaklar.

Ancak yanıldılar. Kendi örgütleri olması gereken sendikalarında insan yerine konmayan, bırakın söz ve karar sahibi olmayı, sanki hiç fikir üretemezlermiş gibi düşüceleri bile sorulmayan işçiler bu kez seslerini çıkardılar. Hem de öylesine güçlü bir ses çıkardılar ki yıllardır bu işçilerin aidatlarıyla saltanat sürenler sarsıldılar.

Binlerce Türk Metal üyesi birkaç gün içinde sendikadan istifa ettiler. Sendikal demokrasiyi ayaklar altına alanlara, işyerindeki temsilcilerini bile seçmelerine imkan tanımayanlar, toplu sözleşmesi kendilerine sormadan imzalayanlara gerekli cevabı verdiler.

Metal işçilerinin bu haklı tepkisini DİSK’in tahrikine bağlamaya çalışan Mustafa ÖZBEK’e buradan sesleniyorum:

Tahriki başka yerde arayacağına dön de aynaya bak! Ömür boyu sendikayı babanın çiftliği gibi yöneteceğini mi sandın? Sendikaların aşiret gibi yönetilebileceğine senin gibi işçilerin de inanacağını mı düşündün? Tahrik varsa, bu tahriki yapanlar işçileri insan yerine koymayanlardır. İşçileri tahrik edenler, işçilik maliyetinin yüzde 10’un altına düştüğü, durgunluk dönemlerinde bile karların ikiye katlandığı metal işkolunda, bir gün önce “yüzde 90’ın bir kuruş bile altına imza atmam” deyip gece yarısı yüzde 43’e imza atanlardır. Asıl tahrikçiler, işçilerin insanca yaşamasının aracı olan toplu sözleşmeleri köle pazarlar gibi kendi başına belirleyenlerdir.

Ey, Mustafa ÖZBEK! Sen DİSK’i öcü gibi göstererek kendi suçunu örteceğini mi sanıyorsun? Bu toplum DİSK’i ve üyesi sendikaları iyi tanıyor. DİSK’in geçmişiyle ve bugünüyle alnı açıktır. Çünkü DİSK’te demokrasi vardır, açıklık vardır. DİSK’in ilkeleri ve mücadelesi, Türkiye sendikal hareketinin yüz akıdır. DİSK’in ve üyesi sendikaların sahibi işçilerdir. DİSK’te Erzurum’daki işyeri temsilcisi Ankara’da oturan yönetici tarafından atanmaz; bizzat o işyerindeki işçiler tarafından seçilir. DİSK’te işçilerin tartışmadığı ve onay vermediği toplu sözleşme imzalanmaz. Sen bunları bilemeyecek kadar DİSK düşmanı olabilirsin ama işçiler ve toplum bizi tanıyor.

Oturduğun yerden laf atmayı bırak! Sözlerinde ve iddialarında ciddiysen istediğin zaman istediğin yerde tartışmaya hazırız! İstersen Renault ya da Tofaş fabrikasında işçilerin önünde tartışalım. Herkes kimin ne olduğunu görsün; sendikal anlayış farklılığımızı birkez daha anlasın.

Bir yanda tepeden inmeci ve dayatmacı bir sendikacılık, öte yanda işçilerin kendi örgütleri olan sendikalarında söz ve karar sahibi oldukları, sendikal demokrasinin sonuna kadar işletildiği bir sendikal anlayış; Aramızdaki fark bu kadar açık ve net!

Şimdi binlerce metal işçisi yıllardır süren makus talihsizliğini yenmek üzere ayağa kalktı. İlk adım olarak Türk Metal’den istifa ettiler ve ikinci adımı atmak üzereler.

Değerli metal işçileri: Buradan hepinize sesleniyorum: DİSK’in ve Birleşik Metal-İş’in kapıları hepinize açıktır. Burada bir aşiret reisinin buyurganlığını değil kendinizi bulacaksınız. Burada dayatmacılıkla değil tam bir demokrasi ve açıklıkla karşılaşacaksınız. Söz ve karar sahibi olacaksınız; sendikanızı siz yöneteceksiniz.

Sizi yolunuzdan çevirmek isteyenler olabilir: Korkmayın! Bizim hakkımızda yalan yanlış bilgiler verebilirler: İnanmayın! Gelin bize sorun: Çekinmeyin! Aklınıza takılan en küçük soruyu bile sorabilirsiniz; yanıt alacaksınız! Sendika seçme hakkı Anayasal ve kutsal bir haktır. Hiç kimsenin bu hakkı ihlal etmeye, çiğnemeye hakkı yoktur. İşverenlerinizin bu konuda baskı yapmayacağını ümit ediyoruz, ama baskıyla karşılaşırsanız da yılmayın! Artık Türkiye’deki gerçek sanayiciler biliyorlar ki DİSK üretimden yanadır ve üretime demokrasi istemektedir. Ama yine biliyorlar ki DİSK, işçilerin sendika seçme özgürlüklerine ve insanca yaşam taleplerine karşı çıkan herkesle de mücadele etmeye hazırdır; bu konuda kararlıdır.

Birkez daha sesleniyorum: Geliniz ve DİSK Birleşik Metal-İş’e üye olunuz. Bu sözleşmenin, Mustafa ÖZBEK’in kendi kafasına göre imzaladığı son sözleşme olduğunu aklınızdan çıkarmayınız! “ Ben büyük sendikayım” diyerek gece yarıları sözleşme bağıtlayanların devrinin kapandığını biliniz!

Ve sen: Mustafa ÖZBEK! Vakit varken emekli ol, seni ve yedi sülaleni bu ömürde ve ahirette yaşatmaya yetecek servetinle hayatını yaşa! Yoksa işte biz bugün buradayız! Salı günü de Bursa’da olacağız. Seni açıkça Bursa’ya davet ediyorum! Ya gel işçilerin önünde tartışalım ya da ebediyen sus!

 

birmet@ibm.net

anasayfaya dönüş

 

 

Gazetemiz    Kitaplar    Eğitim Notları    Broşürler    Afişler     Basın Açıklamaları

İlksöz     Tarihçe    Güncel     2000'lere doğru     Etkinlikler    Yayınlar    İdari Yapı     Üst Kuruluşlar